bugün

entry'ler (43)

5 ekim 2008 fenerbahçe kayserispor maçı

hafta içi avrupa kupalarında mücadele eden iki takımdan fenerbahçe'nin 2 gün fazla dinlenmiş olarak çıkacağı maçtır.
hafta içi maçı yorgunluğu kayseri'yi fazlasıyla etkileyecektir. beşiktaş maçını pazartesiye alan federasyonun bu maçı pazar gününe alması ilginç!

türk lirası

2009'dan itibaren banknotun ön yüzünde atatürk, arka yüzünde ise şu isimlerin resimleri yer alacak olan para birimi.

5 TL: Ordinaryüs Prof. Aydın Sayılı

10 TL: Ord. Prof. Cahit Arf

20 TL: Mimar Kemaleddin

50 TL: ilk kadın romancılardan Fatma Aliye Hanım

100 TL: Buhurizade Mustafa Efendi( Klasik Türk Müziğinin kurucusu)

200 TL: Yunus Emre

5 tl lik banknottan anitkabir in kaldırılması

sözde ''atatürkçü''lerin yeni zırvası. şimdi harıl harıl arka yüze konan profesörlerin cemaat bağlantılarını araştırıyorlar. iyi bakın, vardır bi alakaları, boşu boşuna oraya koyulmuş olamaz o adamların resimleri!

bir galatasaraylı olarak fenerbahçe yi kıskanmak

iki takımı karşılaştırarak bu iddianın doğru olup olmadığına bakalım..

şampiyonluk sayıları: 17, iki takımın da eşit... üstünlük yok...

avrupa'da başarı: fenerbahçe'nin en büyük başarısı olarak övündüğü bir şampiyonlar ligi çeyrek finali var. ama galatasaraylıların da böyle bir derecesi var. bununla pek övünmedikleri için fenerbahçeli arkadaşlar unutmuş olabilir. neden mi pek övünmüyorlar, çünkü müzelerinde çok daha büyük övünç kaynakları olan birer adet uefa kupası ve süper kupa var. hani şu şampiyonlar ligi şampiyonuyla uefa kupası'nı alan takım arasındaki maç. yani uefa bu sistemi avrupa'nın en büyüğünü teyit etmek için koymuş süper kupa maçını. gazozuna oynanmadı pek tabi bu maç. ve galatasaray o dönem için avrupa'nın en büyüğü oldu. bu kategoride galatasaray'ın üstünlüğü...

dünyada tanınırlık: burada da her ne kadar son yıllarda fenerbahçe atakta olsa da galatasaray'ın üstünlüğü tartışılmaz. sonuçta bir dönem avrupa'nın en büyüğü idi. düşünün bu dönemden sonra avrupa'da düşüşe geçmesine rağmen hala futbolla az biraz ilgili; isviçre dağlarındaki bir çoban, paris sosyetesinden bir mösyö , rio karnavalındaki bir dansçı, afrika'daki cılız çocuk (ki hala üzerinde hagi'nin 10 numaralı formasını taşıyan pek çok çocuk varmış, geçen yaz afrika turuna çıkan fenerbahçeli bir arkadaşımın yalancısıyım) galatasaray ismini bilir... avrupa başarısının getirmiş olduğu ün bu kategoride de galatasaray'ı üstünlüğe taşıyor...

stadyum ve tesisleşme: şimdilik stadyumlara baktığımızda fenerbahçe'nin bariz üstünlüğü var. ama ekim 2009 itibariyle galatasaray avrupa'nın en gösterişli stadlarından birini yapıyor aslantepe'ye. hani şu üstü açılır-kapanır olanlarından.* yani fenerbahçe'nin stadyumlardaki üstünlüğünün için son 1 senesi kaldı. tadını çıkarsınlar bence. tesisleşme konusunda başa başlar diyebiliriz. hem florya tesisleri, hem samandıra avrupa'nın sayılı tesisleri arasında. bunu da ülkemize gelen yabancı oyuncular söylüyor.

altyapı: galatasaray'ın üstünlüğü var yine. arda, aydın, sabri, oğuz gibi aklıma bir çırpıda sayabileceğim onlarca isim gelirken ve bu isimler de futbol kamuoyunda konuşulan isimler iken, fenerbahçe'de son yıllarda bu şekilde ün yapmış, fenerbahçe altyapısının öneminin konuşulmasına neden olacak isimler bulmakta zorlandım. ki fenerbahçe'nin gündeme bomba gibi düşen transferi emre belözoğlu'nu da galatasaray'ın yetiştirdiğini unutmamak lazım.

daha da kıyaslanacak şeyler var belki ama en önemlileri bunlar.
sahi kaç kaç oldu şimdi?..

halil berktay

dün itibariyle taraf gazetesinde yakın tarihimizle ilgili yazı dizisine başlamış tarihçi. türkiyenin son 30 yılının fotoğrafını çekmekten ziyade; boyasını, tuvalini alıp kendi imgeleriyle bu dönemin resimini yapacaktır. nitekim daha ilk makalesinde bunu açıkça belirtiyor. yakın tarihimizi bir de onun fırçasından görmek isteyenler kaçırmasın bu yazı dizisini...

uykusuz

yayın hayatının 1. yılını geçen haftalarda dolduran dergidir. bir sürprizlerinin olduklarını söylemiştiler ama hala ses seda yok. dergiyi son birkaç haftadır hep bu sürprizi merakla bekleyerek aldım ancak bir farklılık göremedim. hakkaten neydi yav bu sürpriz? valla çatlayacam.. bişey yaptılar da ben mi kaçırdım acaba?

ertem şener

''aziz yıldırım gol değil, galibiyet bekliyor.'' vecizesinin sahibi ulu insan.

kyk

ara sınıflar için burs, katkı ve öğrenim kredisi almak isteyen öğrencilere ek süre tanımamakta ısrar eden kurum. yüksek lisans, dikey geçiş, doktora, özel yetenek sınavı ile üniversiteye yerleşenlere ek süre verildi halbuki. biz ara sınıf öğrencilerini neden dışladıkları merak konusu. burdan yetkililere sesleniyorum, ek süre istiyoruz... öğrenci adamız, o öğrenim kredisine ihtiyacımız var. faiziyle geri ödeyeceğiz ileride, söz...

la isla bonita

arka arkaya onlarca kez dinlenebilen muhteşem şarkı. alizee yorumu enfestir.

sari ceketliler

son zamanlarda uykusuzun en yaran köşesidir kanımca. bu köşenin emrah ablak tarafından hazırlandıktan sonra dergi ahalisinin tepkilerini çok merak etmekteyim. büyük gırgır döndüğü kesin. dergide 1 numaram olmaya aday.

hayatında gol attın mı lan ordan

her şeyin bir ilki vardır şeklinde cevaplanması gereken soru.

ömer lütfi mete

an itibariyle yoğun bakımda olan yazar. sakarya'da tatil yaptığı sırada kalp krizi geçirmiş ve kalbi bir süreliğine durmuş. doktorların müdahalesi ile kalbi yeniden çalıştırılan yazarın hayati tehlikesi devam ediyormuş. acil şifa diliyoruz.

her gun havyar yiyen insan

(bkz: her gün hayvan yiyen insan)

1923 te kuruldu 2008 de ariniyor

(bkz: türkiye bağırsaklarını temizliyor)

ikiz kuleleri ergenekon orgutu nun yikmis olmasi

ergenekon operasyonunu sulandırmaya çalışan ulusalcıların yeni esprisi. hahahah, ne kadar komik şeylersiniz siz öyle! paşalar darbe mi planlamış, ülkenin en önemli gazetecileri, siyasetçileri, aydınları mı öldürülmüş, hiç önemli değil? ülkenin istikrarından, bölgedeki gücünden, avrupa birliğinden bize ne? ergenekocuların avukatlığını yaparız, hazreti baykalın önderliğinde. aman esprilere devam, karanlıklar aydınlığa çıkmasın, çalışın çalışın!..

emre belözoğlu

galatasaray altyapısından yetişmiş bir futbolcu olması nedeniyle, fenerbahçe'de attığı her golde, yaptığı her asistte, seyircinin her ''emre,emre...'' tezahüratında bir galatasaraylı olarak gurur duymama vesile olacaktır. aynen türkiye-isviçre maçından sonra yaptıklarında ve ingiltere'deki ırkçılık suçlamalarında yine bir galatasaraylı olarak yüzümün kızarmasına sebep olduğu gibi...

mangalda pişirilen tavuğun hepsini yiyen mal çocuk

(bkz: o hikayedeki mal benim)

dagdakiler bu ulkenin en onurlu insanlaridir

madem bu kadar onurlular, dağda ne işleri var diye sorası geliyor insanın!..

berlin duvarı

''duvarın zihinlerden kaldırılması, aynı işin bir yıkım şirketi tarafından yapılmasından daha uzun sürecek''

aşık olamamak

ikizler burcunda sıklıkla rastlanan bir durummuş. hay allah, ben de sebebini merak ediyordum!!!